Ege Üniversitesi ile Avusturya merkezli Kentsel Ekoloji Derneği iş birliğinde hayata geçirilen “İzmir Kıyı İlçelerinin İklim Değişikliği Etkilenebilirlik Analizi” projesinin açılış toplantısı gerçekleştirildi.
Ege Üniversitesi ile Avusturya merkezli Kentsel Ekoloji Derneği iş birliğinde hayata geçirilen “İzmir Kıyı İlçelerinin İklim Değişikliği Etkilenebilirlik Analizi” projesinin açılış toplantısı gerçekleştirildi.
Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Kısmı ile Avusturya merkezli bir sivil toplum kuruluşu olan Society for Urban Ecology -Kentsel Ekoloji Derneği- (SURE) iştirakinde “İzmir Kıyı İlçelerinin İklim Değişikliği Etkilenebilirlik/Kırılganlık Tahlili (Climate Change Vulnerability Assessment of Urban Coastal Districts in İzmir)” projesi gerçekleştirilecek. Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından “IPA II – İklim Değişikliğine Ahenk Hibe Programı” kapsamında desteklenen projenin açılış toplantısı İzmir’de gerçekleştirildi.
Toplantıya, Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İklim Değişikliği Başkanlığı Lider Yardımcısı Doç. Dr. Abdulkadir Bektaş, Society for Urban Ecology temsilcisi Prof. Dr. Cristian Ioja, EÜ Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çiğdem Coşkun Hepcan, Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Temsilcisi Özge Gökçe Aktaş katıldı.
Programın açılışında konuşan İklim Değişikliği Lider Yardımcısı Doç. Dr. Bektaş, “Bu proje ile İzmir ve kıyı yerlerinin iklim istikrarı karşısındaki kırılganlığının önlenmesine yönelik datalar oluşturulacak. Lokal halk, sivil toplum, özel kesim ve üniversitelerle birlikte iştirakçi bir anlayışla geliştirmeye yönelik gayelerin olması bizi ziyadesiyle mutlu etmektedir. İklim değişikliğine karşı topyekün uğraş etmeliyiz. Öncelikle yapmamız gerekenler ortasında iklim değişikliğine ahenk sağlanması, yenilenebilir gücün yaygınlaştırılması, güç verimliliğinin geliştirilmesi ve tabiat, ekosistem temelli tahlillerin geniş çapta uygulanması geliyor. Ayrıyeten iklim krizi sonunda ortaya çıkabilecek doğal afetleri önleyici tahlil sistemlerinin geliştirilmesinin ehemmiyet taşıdığını belirtmek isterim” dedi.
Kentsel ekolojinin değeri vurgulandı
Prof. Dr. Cristian Ioja, “SURE, kentsel ekosistemlerin yapısı ve fonksiyonuna ait bir anlayış geliştirerek dünya çapındaki kent ve kasabalarda beşerler ve etrafları ortasında istikrarlı bir etkileşimi geliştirmeyi amaçlıyor. Almanya, Çin, Türkiye, İsveç ve ABD başta olmak üzere milletlerarası bilim topluklarının bulunduğu beş yüzden fazla üyeye sahip derneğimizde araştırmacılar ve uygulayıcılar ortasındaki irtibatı güçlendirmek, milletlerarası kurumsal bağlamda akademik topluluğun çıkarlarını temsil etmek ve kentsel ekolojinin dünya çapında uygulanmasını teşvik etmeyi hedefliyoruz” dedi.
AB Türkiye Delegasyonu Temsilcisi Aktaş ise Avrupa Birliğinin farklı alanlarda iklim aksiyonunu desteklemek için çalışmalar yürüttüğünü söz etti.
İzmir’in kıyı bölgelerinin etkilenebilirlik tahlili yapılacak
Prof. Dr. Çiğdem Coşkun Hepcan ,“Türkiye, Romanya ve Avusturya’dan araştırmacıların bir ortada vazife yapacağı 18 ay müddetli projede; İzmir kentinin kıyı ilçelerinin yüksek sıcaklık ile sel, taşkın ve fırtına kabarmasının neden olduğu kent selleri üzere iklim tehlikeleri karşısındaki etkilenebilirliğinin (kırılganlığının) belirlenmesi, iklim değişikliğine ahenk ve afet riskinin azaltılması emeliyle tabiat temelli ahenk seçeneklerinin geliştirilmesi ile bu husustaki farkındalığın artırılmasnı hedefliyoruz. Ayrıyeten, projede, sektörel etkilenebilirlik tahlillerinin yanı sıra lokal halk, sivil toplum, özel kesim, merkezi ve mahallî idareler ile üniversitelerde iklim riskleri ile iklim değişikliğine ahenk ve afet riski azaltılması için tabiat temelli tahliller konusunda kapasite geliştirmeye yönelik aktiviteler gerçekleştirilecek. Projemizde araştırma alanları olarak körfezde dökülen akarsuların doğal hudutları olan mikro havzaları seçtik. Projemizin temel gayesi, iklim değişikliğine ahenk sağlayabilecek güçlü kentsel kıyı bölgeleri oluşturmak hedefiyle bir etkilenebilirlik, kırılganlık tahlili yapmaktır. Projemiz; iklim tehlikelerinin belirlenmesi ve haritalanması, sektörel etkilenebilirlik, kırılganlık tahlili, sektörel tabiat temelli tahlillerin geliştirilmesi, tecrübe ve bilginin yaygınlaştırılması adımlarını kapsamaktadır” dedi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
